Zihin kuramı terimi ile inanç, istek, niyet, hayal, duygu gibi zihinsel durumlardan çıkarsama yaparak eylemde bulunmak kastedilmektedir. Bu “çıkarsamalar sistemi” kuram olarak adlandırılmaktadır çünkü bu zihinsel durumlar doğrudan gözlenememekte ve bu sistem özellikle bir başkasının davranışlarıyla ilgili olarak tahminde bulunmayı içermektedir.
Zihin kuramı çocuğun sosyal bilişini ve sosyal yeterliliğini gerektiren karmaşık bileşenleri olan bir yapıdır. Bu kapasite okul çağı öncesi hızlı bir artış gösterir. Bu dönemde çocuk karşılaştığı diğer insanların nasıl düşündüğü, neden bir şekilde davrandığı veya nasıl davranabileceği, nasıl hissettiği ve bu durumların kendi zihnindekinden farklı bir şekilde cereyan edebileceği bilgisini edinir.
Zihin kuramı normal gelişim gösteren bireylerde kendiliğinden gelişmektedir. Çalışmalar, zihin kuramı öncüllerinin bebeklikten itibaren gelişmeye başladığını göstermektedir (Pratt ve Bryant, 1990; Howlin, Baron-Cohen ve Hadwin, 1999). Örneğin, küçük çocuklar 8 ile 12 ay arasında yüz taklit etmeye başlarlar (Meltzoff ve Moore, 1983). Çocuk, yüzleri fark eder ve taklit eder, böylelikle gülümseme, dil çıkarma, şaşırma gibi ifadeleri kullanmaya başlar. Çocuklar 12 ay civarında ortak dikkat kurmaya başlarlar (Scaife ve Bruner, 1975). Çocuk gördüğü bir nesneyi yetişkine gösterir ve bir nesneye, bir yetişkine bakar. Ortak dikkat kurma sürecinde çocuk yetişkin ile sosyal bir etkileşim içine girer ve yetişkinin bilişinin farkında olduğunu gösterir (Carpenter, Nagell, Tomasello, Butterworth ve Moore, 1998).
Zihin kuramının bir başka önemli ölçütü olan sembolik oyunlar 9 ile 18 ay arasında üretilmeye başlanır (Bates, 1978). Bu aylarda çocuk elindeki muzu telefon gibi kulağına götürebilir ya da tahta bloğunu yerde araba gibi sürebilir, olmayan “-mış gibi” yapılan bir nesneyle, kısa süreli de olsa oyun sürdürebilir.
18 ile 30 ay civarında sevmek, bilmek gibi akli durum (mantel state) sözcüklerini kullanmaya başlar (Bretherton, McNew ve Beeghly-Smith, 1981). Çocuklar yetişkinlerin duygularını anlar ve buna göre davranışlarında veya duygularında değişiklikler gösterebilirler. Bu durumda bunlarla ilgili, net olarak olmasa da, fikirlerinin olduğu söylenebilir.
İki yaş civarında ise görme bilmeye neden olur prensibini anlamaya başlarlar (Pratt ve Bryant, 1990; Howlin, Baron-Cohen ve Hadwin, 1999). Görme bilmeye neden olur prensibinin değerlendirilmesinde bir kap ve kabın içinde bir nesne bulunmaktadır. Kişilerden biri kabın içine bakma, diğeri ise kaba sadece dokunmaktadır. Üç yaşındaki çocuklar hangi kişinin kabın içinde ne olduğunu bileceğini bilmektedirler (Pratt ve Bryant, 1990).
Zihin kuramı gelişimi tam olarak 4 yaş civarında, yanlış inanç testlerini geçebilmeleri ile, oluşmuş olarak kabul edilmektedir (Wellman, Cross ve Watson, 2001). Ancak, Zihin kuramı becerisinin gelişmeye devam ettiği ve daha ileriki yaşlarda ve yetişkinlikte, blöfleri anlama, yalanları ve kandırmacaları çözme, ikna etme, kişilerin açık etmedikleri duygu, düşünce veya niyetlerini anlama gibi karmaşık beceriler sergilenmesine yardımcı olduğu düşünülmektedir (Ekman, 1985; Lieberman, 2007).